Afili düşünceler

| 9 Ocak 2013 Çarşamba



İki sene önceki halimle o kadar farkım var ki… Hoş, bu değişim çok normal aynı zamanda. O zamanlar kaybetmek yoktu sözlüğümde. İstediğim her şeye, herkese ulaşabilirdim. Ya şimdi? Kaybediyorum yavaş yavaş bu toz maviden cehennem kızılına dönüşen dünyada. Gözümdeki o her zaman parlayan umut ışığını, geçmişe olan saygımı, geleceğe karşı güvenimi, sevgimi, mutluluğumu, duygularımı kaybediyorum…
Hayatım, böyle olmak zorunda değildi, şimdi anlıyorum bunu. Her şey şeçimden ibaretmiş meğer. Burada olmayı da, bunları yaşamayı da seçen kişi benim.
Arada sırada geçmişe bakıp yetinebileceğim mutlu bir anımı hatırlamaya çalışıyorum. Hafızamın küçücük bir köşeşinde kalmış mutluluk kırıntılarıyla yetinmeye çalışıyorum.
Az kaldı. Öğreneceğim, öğreniyorum yavaş yavaş kabullenmeyi, sevmeyi, sevilmeyi… Ufacık mutluluk kırıntılarıyla yetinmeyi.


0 yorum:

Yorum Gönder

Next Prev
▲Top▲